İstanbul Teknik Üniversitesine bağlı Sakarya Mühendislik ve Mimarlık Yüksekokulu iken 3 Temmuz 1992 tarihinde Sakarya Üniversitesi adı ile eğitime başladı.
Bundan tam 30 yıl önce Sakarya Üniversitesi (SAÜ), İstanbul Teknik Üniversitesinden (İTÜ) ayrılarak 3 Temmuz tarihinde 3837 sayılı kanun ile üniversite kimliğine kavuştu. Köklü tarihinde pek çok başarılara imza atan Sakarya Üniversitesi (SAÜ), kurulduğu günden bu yana eğitim, araştırma, paydaşlarla iş birliği ve uluslararasılaşma gibi alanlarda bir yükseliş trendi yakaladı.
Sakarya Üniversitesinin çekirdeğini, 1970 yılında açılan Sakarya Mühendislik ve Mimarlık Yüksekokulu oluşturdu. Bu okul 1971 yılında Sakarya Devlet Mimarlık ve Mühendislik Akademisine dönüşmüş, 1982–1992 yılları arasında İstanbul Teknik Üniversitesine bağlı bir fakülte olarak eğitim öğretim faaliyetine devam etmiş, 3 Temmuz 1992 tarih ve 3837 sayılı kanun ile Sakarya Üniversitesine dönüştü.
Günümüzde, ulusal ve uluslararası pek çok sıralamada tarihinin en yüksek seviyelerine ulaşan Sakarya Üniversitesi, dış kaynaklı AR-GE projelerinde rekor kırarak, akreditasyonda Türkiye’de zirveye yerleşti ve araştırma projelerine aldığı yüksek bütçelerle de adından sıkça söz ettiriyor.
Yükseköğretim kurumlarına eğitim modeli ihraç eden SAÜ’nün 7+1 modeli Türkiye’de hızla yayıldı. UMDE ve İş Yerim Fakültemde gibi diğer sektörle entegrasyon modelleri pek çok üniversite tarafından örnek alınmaya başlandı.
YÖKAK’tan Tam Akreditasyon
Kalite iyileştirme çabalarını Türk Yükseköğretim alanında ilk başlatan üniversitelerden biri olan Sakarya Üniversitesi kalite kültürünü üniversite kültürünün temeline yerleştirdi. Kalite kültürünün kurum mensuplarınca içselleştirilmesi ve ilgili tüm süreçlerin iç ve dış paydaşlar arasında tam olarak yayılmasını öncelikli hedefleri arasına koydu. Bu anlayışla, Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından 5 yıl süreyle “tam akreditasyon” aldı. Tüm bölümlerindeki kalitesini aldığı akreditasyonla tescilleyen SAÜ’nün bu başarısı altında birbirinden farklı alanlarda gerçekleştirdiği projeler var.
Sürdürülebilir Kalite İçin AR-GE
Sakarya Üniversitesi ülkemiz kalkınma hedefleri doğrultusunda kurum hafızasını önemseyerek sürdürülebilirliği tüm çalışmalarının merkezine aldı. 2018 itibariyle stratejilerde öncelik kazanan AR-GE çalışmaları, SAÜ zirve yolculuğunun itici güçlerinden oldu. AR-GE Stratejileri Planlama Komisyonu’nun kurulması, ülkemiz kalkınma öncelikleriyle üniversite yetkinliklerinin güç birleşimini sağlayarak akademinin ve akademi-sanayi iş birliğiyle sanayicinin daha başarılı işler ortaya koymasına vesile oldu. Sektörle yapılan projeler, transfer edilen uluslararası araştırmacılar, bilgilendirme toplantıları, motivasyon ve ödül etkinlikleri, güçlendirilen araştırma alt yapıları, laboratuvar ve cihaz temini gibi pek çok yeni ve sürdürülebilir fikir hayata geçirildi. Bugün gelinen noktada artık Sakarya Üniversitesi sürdürülebilir bir araştırma muhiti.
SAÜ’den Akademik Başarı Atağı
Sakarya Üniversitesinin akademik kalitesine direkt etki eden AR-GE politikaları, özellikle 2020’den itibaren Web of Science (WoS) ve ulusal indeksli mecralardaki bilimsel yayın potansiyeline de ciddi bir ivme kazandırdı. Yanı sıra her yıl yenilenen atanma ölçütleri ile nitelikli yayının kıymetlendirilmesi sadece sayı olarak değil aynı zamanda nitelikli ve etki faktörü yüksek yayınların yoğunlaşmasını da sağladı. WoS yayın ortalaması iki kat, ulusal yayın ortalaması beş kat arttı. Atıf alma sayısı 2018’de 8 binlerde iken 2021’de 19 binlere yaklaştı.
Salgın dönemini dijitale öncülük ederek lehine çeviren Sakarya Üniversitesi Covid-19’dan pozitif ayrışmayla çıktı. Tüm bunlar daha üretken akademisyen ortaya çıkarırken bu üretkenlik uluslararası ortaklı ve yüksek bütçeli AB fonlarını, Ufuk Avrupa projelerini daha fazla ulaşılabilir hâle getirdi.
Dünya Sıralamalarında SAÜ
Times Higher Education (THE), GreenMetric, Dünya Üniversiteleri Reel Etki (WURI) gibi sıralamalara başvuran Sakarya Üniversitesinin başarısı uluslararası standartlarda da tescillendi. SAÜ 2022 yılında QS sıralamasında ilk defa yer aldı.
YÖK İzleme Kriterleri kapsamında 2021 yılı performansıyla eğitim, araştırma ve sosyal yarar fonksiyonlarının farklı bileşenlerinde 8 farklı alanda ilk 5’e, yirmi alanda ise ilk yirmiye girdi.
THE tarafından Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine katkı bakımından yapılan sıralamalarda 4 alanda dünyada ilk 100’de yer alarak ülkemizi en iyi şekilde temsil eden SAÜ; 6 alanda Türkiye 1’inciliği elde etti. 17 alandaki genel performansta dünyada ilk 300 üniversite arasına girdi.
WURI sıralamasında “endüstriyel uygulama” kategorisinde dünyada 28. oldu. Haziran’da açıklanan sıralamada 23. sıraya yükseldi. Yine “kriz yönetimi” kategorisinde dünyada 31. oldu. Bazı kategorilerde Türkiye’den sıralamaya giren tek üniversite oldu.
Eğitim Modelinde Marka
Hedef bazlı esnek ve dinamik eğitim felsefesini benimseyen SAÜ, ileri teknoloji hamlesinin ancak AR-GE ile gerçekleşeceğine olan inancını kurum kültürüne yansıtıyor. “Öğrenci AR-GE Uyumu Programı”yla öğrencilerini proje hocalarıyla bir araya getirerek genç yaşta araştırma kültürü edinmelerini sağlıyor.
Çift anadal ve yandal programları için olanakları artıran SAÜ, kendi modeli olan “İlgi Alanı” uygulamasıyla da seçmeli derslerini belirli bir alt uzmanlık havuzundan alan öğrencilere diploma yanında ‘İlgi Alanı Sertifikası’ veriyor.
Öte yandan, öğrencilerin sektörle olan irtibatlarının okurken sağlanması adına “sektör dersleri” uygulaması; sosyalleşmeyi, takım çalışmasını ve öğrencilerin liderlik kapasitesini artırmak amacıyla “Sosyal Transkript” uygulaması da yine SAÜ’nün marka haline gelen modellerinden.
Uyumayan Kampüs
Öğrencilerin sosyal ve kültürel gelişimine oldukça hassasiyet gösteren SAÜ, hem öğrenci hem personel için kampüsü dersten sonra hızla uzaklaşılacak bir mekân olmaktan çıkarmak mottosuyla hareket ederek “Yaşayan Kampüs” konseptini hayata geçirdi. Kitapla Yaşayan Kampüs, Sporla Yaşayan Kampüs, Engelsiz Kampüs, Rekreasyonla Yaşayan Kampüs gibi konseptlerle öğrenci dostu kampüsler oluşturdu. Kampüsleri sosyalleşme ve kültürel etkileşimin en iyi şekilde sağlandığı ve kaliteli boş zaman geçirmenin mümkün olduğu mekânlara dönüştürdü.
Ayrıca Yaşayan Kampüs Projesi ile hayata geçirdiği yeni alanlarda öğrenciler de istihdam ediliyor. 7/24 aktif olan Sakarya Üniversitesinde, gece yarısı voleybol oynayan öğrencileri görebilir, kütüphanenin ışıklarının hiç sönmediğine şahit olabilir ya da proje gruplarının faaliyet ve ürünlerine rastlayabilirsiniz.
Şehri Kampüste Buluşturan Üniversite
Bahar şenlikleri formatına yeni bir soluk getiren SAÜ, SAÜFEST adıyla aslında BilimFest, SanatFest, SporFest, KitapFest, FilmFest ve KariyerFest olarak 6 ayrı festivali aynı çatı altında buluşturdu. Kitap ve kariyeri merkeze alan SAÜFEST, 100’ün üzerinde yazarın imza ve söyleşi gerçekleştirdiği dopdolu bir organizasyon oldu. Seçkin yayınevleri stant açtı. Öğrenciler, yüze yakın usta yazarla birebir sohbet fırsatı buldu. Festival alanına kurulan sahnede üniversite öğrencileri şarkılar söyleyerek günün stresini attı. ‘Şiir akşamları’ başlığı ile gençler sevdikleri şairlerin şiirlerini okudu, açık hava sineması etkinliği kapsamında dünya sinemasının en güzel örneklerini birlikte izledi. “Şehir Kampüste Buluşuyor” sloganı ile yola çıkan SAÜ, tüm Sakarya’yı on gün boyunca kampüste ağırladı.
SAÜ’de Yabancı Değil Misafir Öğrenci
Uluslararasılaşma SAÜ’nün olmazsa olmazlarından. Öyle ki hâlihazırda 10 öğrencisinden 1’i misafir öğrenci. 103 farklı ülkeden yaklaşık 5 bin öğrencisi olan SAÜ, önümüzdeki yıl yüzde 10 olan misafir öğrenci oranını yüzde 12’ye çıkarmayı ve özellikle nitelikli yüksek lisans ve doktora öğrencileri ile AR-GE kapasitesini geliştirmeyi hedefliyor. Verilen beyin göçünü tersine işletmek için misafir öğrencileri STK ve sektörle bir araya getirerek projelerin hayata geçmesini sağlıyor. Uluslararasılaşma kapsamında misafir akademisyen istihdamına da önem veren SAÜ, bu yıl yabancılar için yaz okulu açarak yeni bir açılımı hayata geçirdi.
SAÜ’den Halk Akademisi
Üniversiteyi kampüs dışına taşıyarak “Halk Akademisi” kurmak ve halk için tarih, sosyoloji, uluslararası ilişkiler gibi doğru bilgiyi akademik format dışında vermek de yine SAÜ’nün hayata geçireceği projelerden. Halk Akademisiyle doğru bilgiyle kendini geliştirme arayışında olanların arayışına ve bulundukları şehrin entelektüel çehresine katkı sunmayı amaçlıyor.
Üniversite yayıncılığını üniversite kimliğinin önemli bir unsuru olarak gören SAÜ’nün yeni hedefleri arasında Türkiye’nin birikimini İngilizce ve Arapça yayınlarla dünyaya ulaştırmak da var. Bu sayede Dünya körfezi, Ortadoğu’yu, Ukrayna krizini, Doğu Akdeniz gerilimini, Afrika’yı, çatışma bölgelerini, mülteci krizini, çevre sorunlarını Türkiye perspektifinden okutmak amaçlanıyor.