İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Türkiye maalesef cami açılışında bile milleti bölmeyi başaran bir zihniyetle yönetiliyor” dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) düzenlenen grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Akşener’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Maalesef Türkiye cami açılışında bile milleti bölmeyi başaran bir zihniyetle yönetiliyor. Bu kirli zihniyet ne zaman sıkışsa milletimizi bölmeye çalışıyor. Toplumsal ayrışmadan gerilimden besleniyorlar. Bunun son örneğini Taksim Camii açılışında yaşadık. Sırf sayın Erdoğan’a yaranacaklar diye AK Parti Mahalle Temsilcisi kılıklı sözde din adamları, kutsal mabedimizde Cumhuriyetimizin kurucusuna lanet okuyor.
Net bir aşı takvimi oluşturulmuş mu? Oluşturulmamış. Turizm ve konaklamalarla ilgili ne gibi kısıtlamalar var? Belli değil. Öğretmenlerin kadro beklentilerine bir cevap var mı? Yok. Ne var? Her zamanki gibi bolca hamaset, birkaç tane de yarım yamalak tedbir var. Bu kapanma kararının bilimsel bir temeli var mı? Bilim Kurulu ‘Saat 10’dan sonra sokağa çıkma yasağı getirilmesi virüsü engeller’ demiş midir? Yoksa Erdoğan’ın ‘Dostlar alışverişte görsün’ diyerek aldığı kararlar mıdır? Türkiye Cumhuriyeti göz kararı ile, Sayın Erdoğan’ın paşa gönlüne göre yönetilecek bir ülke değildir. Sayın Erdoğan, iş yapıyor gibi görünmek için şekilden şekile girmekten vazgeç. Ya işini yap ya da sandığı getir. Biz de memleketi hak ettiği gibi yönetelim.
Bunu tüketici satın alamıyor, yetiştiren üretici satamıyor. Müslüm Baba’nın dediği gibi, ‘Yansın bu dünya.’ Böyle bir şey olabilir mi? Zaten yakarsa bu dünyayı garipler yakar. Aha bu soğan yakacak, bu soğan.
Bu arada İYİ Parti’nin grup toplantısında müzisyenlerin sorunlarını anlatmak üzere kürsüye Burhan Şeşen davet edildi. Şeşen, “Tiyatrocu, sinemacılar destek paketlerinde yer aldılar ama bizler üvey evlat gibiydik. ‘Bize para verin’ demek, sızlanmak, bir şeyler talep eder pozisyonda olmak hiçbir müzisyenin tercihi değidir. Yaptıklarımızın sanat olduğu görmezden gelinerek, hak ettiğimiz saygınlık birkaç plaketle geçiştirildi” dedi. Şeşen, şöyle devam etti:
“Ey bu ülkeyi yönetenler, bir düğünde hiç mi halay başı olmadınız? İlkokulda, milli bayramlarda ‘Dağ başını duman almış’ marşını da mı okumadınız. Müzisyenler gerçekten özel insanlar, farklı insanlar. Ben hala bu yaşımda bir şarkıyla dünyayı güzelleştireceğimi düşünüyorum. Çok ütopik bir şey ama, biz de her şeyi barışla, uzlaşmayla çözmeye çalışıyoruz. Gençler yeni bir akım başlattılar, gözünü yumma, müziğe sahip çık. Gözünü yumma, sahneye sahip çık.”