İBB yönetimi tarafından işten çıkarılan işçilerle ilgili Saraçhane’deki başkanlık binası önünde açıklama yapan AK Parti İstanbul Siyasi ve Hukuki İşler Başkanı Av. Adem Yıldırım, “Öncelikle evine ekmek götürmekten başka gayesi ve çaresi olmayan haksız olarak atmış olduğunuz işçileri yeniden işe alın. İşçi kıyımlarını durdurun” dedi.
Yıldırım, ayrıca, İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan’ın çiftliğindeki yıkım çalışmalarını takip eden İHA muhabiri Mustafa Uslu’ya yapılan saldırıyı kınadığını belirti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne(İBB) bağlı iştiraklerden çıkartılan 16 bin işçinin geri alınması için AK Parti İstanbul Siyasi ve Hukuki İşler Başkanı Av. Adem Yıldırım, Saraçhane’deki başkanlık binası önünde açıklamalarda bulundu.
İBB yönetimi tarafından işten çıkartılan işçilerin işe geri alınmasını talep etti. Açıklamaya işten çıkarılan bazı işçiler ve partililer de katıldı. Ayrıca, Av. Adem Yıldırım, İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan’ın çiftliğindeki yıkım çalışmalarını takip eden İhlas Haber Ajansı muhabiri Mustafa Uslu’ya yapılan saldırıyı kınadığını belirti.
“Hunharca yapılan saldırıyı kınıyorum”
İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan’ın çiftliğindeki yıkım çalışmalarını takip eden İHA muhabiri Mustafa Uslu’ya yapılan saldırıyı kınayarak sözlerine başlayan AK Parti İstanbul Siyasi ve Hukuki İşler Başkanı Av. Adem Yıldırım, “Dün Kocaeli’de basın mensubu kardeşimize barbarca ve hunharca yapılan saldırıyı kınıyorum.
Haber yapmak üzere giden Mustafa Uslu kardeşimize 4 kişi tarafından İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan’ın koruması, şoförü ve yakın olduğu söylenen birileri tarafından yapılan bu saldırıyı kınıyoruz. Her zaman her yerde özgür basından, özgür haberden bahsediyoruz.
Aynı özgürlüğün de Mustafa Uslu kardeşimizde olduğunu söylüyoruz. Kendisine geçmiş olsun dileklerini iletiyorum” dedi.
“İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni partizanlığın merkezi haline getirdiler”
İBB’de partizancılık yapıldığını söyleyen Yıldırım, “Partizancılık olmayacak dendi. CHP’nin İstanbul İl Başkan yardımcısının basına yansıyan tabiriyle ne diyor.
‘Biz belediyeye 100 kişi alıyorsak bunun 35’inin CHP’li, 15’ini İYİ Partili, 15’ini diğer partilerden, kalanı da kariyer merkezlerinden alacağız’ diyerek gördüğümüz İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni partizanlığın merkezi haline getirdiler. ‘16 milyonu kucaklayacağız’ diyerek yola çıkıldı.
2 yıl boyunca İBB’den hukuksuz olarak 16 bin işçinin gözünün yaşına bakmadan kapı dışarı attılar” diye konuştu.
“Hem aşağıladılar hem işinden attılar”
İşten çıkarılan kadınlarla ilgili konuşan Yıldırım, “Herkesin inancına saygı duyacaklarını söylediler. Basına yansıdı. Yargılaması devam ediyor. İSMEK’e geldiler. Çalışan başörtülü kadınları rencide ettiler. ‘Sizin hepiniz bekar. İtfaiyecilerle tanıştıralım. Parti düzenleyelim. Orada çalışan erkeklere ayrı ayrı evde kadın, burada kadın.
Ne oluyor?’ diye oradaki kadınlarımızı aşağıladılar. Maalesef cinsiyetçi davrandılar. Onların düşüncesinden, örfünden, giyiminden, oturduğu yerden dolayı aşağılamaya maruz bıraktılar.
Ne oldu biliyor musun? Hem aşağıladılar hem işinden attılar. Aşağılayan insanlara belediyeden görevler vererek onları da tasnif etmiş oldular” şeklinde konuştu.
“İşçi kıyımlarını durdurun”
İşçilerin geri alınması gerektiğiyle ilgili konuşan Yıldırım, “Öncelikle evine ekmek götürmekten başka gayesi ve çaresi olmayan haksız olarak atmış olduğunuz işçileri yeniden işe alın. İşçi kıyımlarını durdurun. Kesinleşmiş yüzlerce, binlerce mahkeme kararı var.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nden kesin işçilerin işe iadesine dair mahkeme kararları var. ‘Mahkeme kararlarına uyun’ diye bize eleştiriler getiriyordunuz. Biz de diyoruz. Haksız olarak attığınız işçiler sizden fazla bir şey istemiyor. Mahkeme kararlarını yerine getirmenizi istiyor. Biz de bunu istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Mahkemelerde hesabını veremez hale gelirsiniz”
İBB’nin iştirak yöneticilerine seslenen Yıldırım, “Yöneticilik size baki değil. Bugün varız, yarın yokuz. İşe iade mahkeme kararlarına rağmen yasanın öngördüğü 4 artı 5, 9 aylık maaş tazminatını veririm. Seni işe almam hoyratlığından vazgeçin.
Eğer vazgeçmez, mahkeme kararına rağmen o işçiyi işe almazsanız, keyfi olarak tazminatları öderseniz şunu bilin ki; oluşacak kamu zararını size kamu zimmeti olarak takipçisi oluruz. Mahkemelerde hesabını veremez hale gelirsiniz. Ben sizi uyarıyorum” dedi.
“Namus sözlerinize sadık kalın”
İşçilerin sosyal medya paylaşımları nedeniyle işten çıkarıldığını söyleyen Yıldırım, “Neymiş efendim, işçilerin seçim öncesi sosyal medyalarındaki bir takım paylaşımlarını gerekçe gösteriyorlar. Sosyal paylaşımla ilgili işten atma gerekçeleri var.
Anayasa mahkemesini ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin sosyal paylaşımlarla ilgili özgürlüğün arttırıldığına dair kararları var. Bu hukuksuz gerekçelerle işe son vermekten vazgeçin.
Bizler CHP’nin ve türevlerinin hukuka saygılı olmadığını hukukun üstünlüğünü tanımadığını biliyoruz. Onlara göre üstünlerin hukuku vardır. İBB’den atılan 16 bin işçide bunu görüyoruz.
Hukuka uymuyorsunuz. Bari seçim öncesi verdiğiniz sözlere sadık kalın. Namus sözlerinize sadık kalın. Haziran’dan sonra bu sözlere sahip çıkacak mısınız, çıkmayacak mısınız bu göreceğiz” dedi.
AK Parti İstanbul Siyasi ve Hukuki İşler Başkanı Av. Adem Yıldırım, 2 bin 500’in üzerinde işe iade kararı olduğunu sözlerine ekledi.
“6 bin kişi daha çıkartacaklarmış”
12 yıl İSPARK’ta çalıştıktan sonra işten çıkarılan Birol Durmuş, “Pandemide döneminde sosyal medya paylaşımından dolayı tazminatsız işten çıkardılar. Seçim zamanında kürsüde namus ve şeref sözü veren Kılıçdaroğlu ve onun belediye başkanı İmamoğlu hiçbir sözünü tutmadı.
İnsanları mağdur ettiler. 1 yıldır çok şeyler çekiyoruz. Kimisi kirasını ödeyemiyor. Kimisinin banka borcu var. İstanbul’u terk edip gidenler var. 6 bin kişi daha çıkartacaklarmış. Bizi arıyorlar. ‘Abi 1 senedir ne yapıyorsun?’ diyorlar. Hiçbir şey yaptığım yok. 50 yaşındayım. Kimse bana iş vermiyor” dedi.